JoHoR - MaLaCca - KuaLa LumPuR

Nam-i deger Kuala Lumpurdan herkese selamlaar.. Ayriyetten herrkesin bayrami mubarek olsuunn!..
Burada gecirdigim ikinci kurbansiz kurban bayrami... Ben kavurma istiyorum yaa.. :)) Soyylee miss gibi tazecik kavurma kokusuyla birde annemin sesiyle uyanmak istiyorum lakin nankorlukte etmiyorum, zira cok da guzel bir gun gecirdik cok sukur. Facebookta bir arkadas yazmis ki; "Et kokusundan nefret ediyoruuuuu!!!" Wallah insanlar bilmiyorlar ne nimetler icinde olduklarini...
Neyse, gelelim maceramizaa... Bir kac kisi haricinde butuun Turk arkadaslar Malacca'ya gitmek icin bayram namazini muteakip yola koyulduk. 3-3.5 saat gibi yolculugumuz surdu. Noktalanisi cok komikti! Jojo'm, sen uyu, ben seni gelmeden kaldiririm dedi. Ona guvenerek vurdum basimi uyudum, converseleride cikarmistim, ooyle buzusuvermistim koltukta. Birden bir ses duydum "Aman Allah'im!" Herkes cikiyor!.. Jojoo, niye beni uyandirmadiiin?? :S Ben daha yeni aciyorum gozlerimi ayrica ayakkabilarimi baglamam lazim. Neyse apar topar attik kendimizi, namazdi taksiydi derken, ilk duragimiz Museum Samudera. Muze kapaliii... Bayram olmasi munasebetiyle midir nedir, her taraf kapaliydi nerdeyse. Neyse arkasinda duran geminin onunde fotograf aldiktan sonra yol boyunca yuruduk. Malacca cok kucuk bir yer, sadece 1650km2. Sanki bir kasaba gibi bu yuzden cok sevimli geldi bana. Bir su degirmeni gorduk yolda, orada hayli fotograf katli yaptiktan sonra yola devam... Sonrasinda bir kilise gorduk ama etrafinda yine turistik dukkanlarda vardi. Ayrica saatini 40 ringite gezdiren ciceklerle suslenmis, muzikli cift kisilik bisikletlerde cok tatliydi. Kiliseye girmek istedik lakin kilisede kapali. Sonrasinda yanindaki dar sokaktaki kucuk kucuk dukkanlara girdik. Ayyyni Taksim yaa.. Bu kadar olurr!! Yalniz burada fotograf cekmek yasak! Ben de yakalanana kadar videoya aldim... :))) Oradan yuksek merdivenleri asip esrarengiz bir yere vardik. Tas bir yapi, onunde hristiyanliktan isaretler, icerisinde Bizans tas yapitlari... Ben orayi pek anlamamisim galiba arastirmadimda acikcasi. Birde icinde dilek kuyusu vardi. Insanlar bir yigin para atmislar. Yaw, oradaki paralar toplansada aclar doyurulsa ne olur sanki? Baska bir tarafindan asagi indik. Orada mizika calan yasli bir amca vardi. Bir de, savas temsili toplar ve tastan yapilar... Bir muze daha vardi, o da kapaliydi. Ikindi namazini kilmak icin bir yer aradik, daha once girdigimiz icinde oriental aksesuarlar, esyalar olan ve fiyatlariyla el yakan yeralti carsina girdik. Arandiktan sonra kilabildik cok sukur. Sonrasinda disarida toplandik. Arkadaslar daha onceden otel ayarlamislardi bize, oraya esyalari birakip devam edelim dedik. Zira, ben hayatimda bu kadar agir bir sirt cantasi tasimadim. Su anda omuzlarim cok kotu! Kemiklerim sizliyor. Neyse, otele girdik, odalari paylasabildikten sonra, biraz dinlenelim bari dedik rahati gorunce. Aksami kilar oyle cikariz diye planlamistik zira, bir isik ve ses gosterisi vardi saat 8:00'de. 3 arkadas onden gidip bilet falan ayarlayalim dedik. Lakin kaybolduk, Allah tan yolda bizim Turk arkadasara rastladikta sag selamet yeri bulduk. Fakat zaten gosteriye 20 dakika gec kalmistik. Bir abi, 9:00'a tekrar ingilizce versiyonunu ayarladi. Bu sure zarfinda bari bir aksam yemegi yiyelim, herkes ac... Apar topar siparisleri verdik, lakin yemek cok gecikti. Neyse, oradan da kosarak ciktik gosterinin oldugu stadyuma. Gosteri yeni basliyor, cok guzeeel.. :) Ama birsey eksik... :SS Ses var, goruntu yok... Burasi tam bir felaketti!! Ama cokk komik bir aksamdii! Meger gosteri Malacca ve Malezya'nin tarihini iceriyormus. Isik gosterisi dedikleride, onunde duran tarihi yapilara, anlatilanlarla alakali, degisik renklerde isiklar yansitmalariymis. Cok guzel seyler anlatildi. Gercekten onunde tarihi yapilarin yogunlukta oldugu bir alandi zaten. Eski zamanlardan seslendirmeler yapilmis, parasiz olduklari halde Dunya Bankasina nasil direndikleri anlatilmis...
Onlara ozendim dogrusu, ne de guzel anlatiyorlardi tarihlerini... Bizim Rumeli Hisarini dusundum bir an... Orada ne harika olur boyle bir sey... Rumeli'ye ilk ayak basisimizi, butun herkesin canla basla nasil calistigi, hatta Fatih Sultan Mehmed Han'in bile tas tasidigi, ism-i serifi Muhammed (s.a.v) olan bu guzelim yapinin icinde daha degerli seyler yapilsa, milletimiz bir turist gibi aydinlatilsa, bazi unuttugu duygulari costurulsa guzel olmaz mi?? Neyse bugunluk bu kadar yaziyorum cok uzun oldu...
Yarin KLCC'de bir gezinti yaptiktan sonra insallah devamini yazarim...